Bu Tarihlerde Sıcaklık Pik Yapacak: Evden Çıkmamakta Fayda Var!

Uzmanlar, güneşin dik açıyla geldiği öğle saatlerinde dışarıya çıkılmaması yönünde uyarılarda bulunurken, önümüzdeki günlerde hava sıcaklıklarının nasıl olacağı ise merak konusu. Mevsim normallerine göre 33-34 derece olması gereken hava sıcaklıkları, 3 gün boyunca 40 derecelere kadar yükselecek. AKOM ve uzmanlar, Temmuz ve Ağustos aylarında sıcaklık rekorlarının kırılabileceğini öngörüyor.

Mevsim normallerinin üzerinde seyreden hava sıcaklıklarını değerlendiren Meteoroloji Mühendisi Prof. Dr. Güven Özdemir, sıcaklık artışının en önemli nedenlerinden birinin karbondioksitin sera etkisi yapması ve fosil yakıtların çok kullanılması olduğunu söyledi.

SICAKLIK PİK YAPACAK!

Rüzgarların güney yönlü estiği dönemlerde, Afrika sıcaklarıyla birlikte tozlu, kalitesiz havanın ülkemize gelebileceğini vurgulayan Özdemir, “Şu anda dünden itibaren sıcaklıklar artmaya başladı. Rüzgar hızını kesti, sakin esiyor. Bugün ve yarın da aynı şekilde devam edecek, Perşembe günü de devam edecek. En yüksek seviyelere kadar ulaşacak. Cuma gününden itibaren rüzgarın kuzeye dönmesiyle birlikte sıcakların 29 dereceye kadar gerileme ihtimali var, yağış da bekliyoruz. Yerel de olsa bazı bölgelerimizde, iç bölgelerimizde yağış da görülecek ama tabii ki salı, çarşamba ve perşembe günleri sıcaklık pik yapacak. Bundan dolayı da halkımızın dikkatli olmasında fayda var” diye konuştu.

TEMMUZ VE AĞUSTOSTA SICAKLIK REKORU

Temmuz ve Ağustos aylarında yeni sıcaklık rekorlarının kırılabileceğini söyleyen Prof. Dr. Özdemir, “Geçen sene İstanbul’da, 40-41 derecelerde rekor kırıldı. Bu rekor galiba yenilenecek gibi geliyor, öyle gösteriyor. Çünkü daha Haziran ayında böyle olması, maalesef Temmuz – Ağustos aylarında da sıcaklık rekorlarını ülkemizde göreceğiz. Ağustos sıcak geçecektir. Sonbahar ayları biraz daha kısalmaya başladı veya yaz uzamaya başladı. Aradaki ilkbahar ve sonbahar daralmaya başladı. Eylül ayı da sıcak geçiyor, kurak geçiyor. Kasım ayına gibi bakıyorsunuz aynı şekilde. Birdenbire aralık ayından itibaren kışa girmiş oluyorsunuz. İlkbaharı yaşayamıyorsunuz, birdenbire yaza giriyoruz. Sıcaklıklar arttığından dolayı bu şekilde görünüyor. Yani ülke yavaş yavaş tropikal iklime doğru kayıyor” diye konuştu.

“BARAJLAR TAMAMEN DOLU OLSA BİLE İSTANBUL’DA SU YETMEYECEKTİR”

Sıcak hava ve yağışsız geçecek yaz ayının susuzluk tehlikesini de getireceğini vurgulayan Özdemir, “İstanbul’daki barajların doluluğu aldatmasın. Çünkü yüzde 80’leri geçmişti, şu anda yüzde 76-77’lere kadar geriledi. Günde ortalama üç milyon metreküp su tüketiyoruz. Çünkü nüfus artışı var. Sıcaklık da artınca tabii ki su tüketimi artacaktır. Bir kar kuraklığı yaşadık. İstanbul olarak kışın kar alamadık. Bu da yeraltı sularımızın tabii ki azalması demek. Yağışları mümkün olduğu kadar aldık ama ancak yüzde 80’e kadar çıkabildi. Barajların tamamı bile dolu olsa İstanbul’a kullanılacak su, tüketecek su yetmeyecektir. Çünkü günde üç milyon metreküp su tükettiğinizde, 360 ile çarptığınız zaman bizim kapasitemiz 768 milyon metreküp, 1 milyon metreküpün üzerine çıkıyor. Yani bizim en az yüzde 25, yüzde 30 su açığımız var. Bu yüzden mümkün olduğu kadar su tasarrufu yapmamızda fayda var. Yeraltı suları da azaldı” dedi.

“GÖLGEDE OLMAKTA FAYDA VAR”

Vatandaşları güneşe çıkmamaları konusunda uyaran Meteoroloji uzmanı Özdemir, “Sabah 10.00 ile 16.00 diyelim. Çünkü 11.00 demiyoruz artık sıcaklık çok yüksek seviyelere ulaştı. Gölgede olmakta fayda var. Hasta, kronik rahatsızlığı olanların güneşin en yoğun olduğu, dik geldiği zamanlarda dışarıda olmamalarında fayda var. Bu konuda kuruluşlar birkaç gün kronik hastalığı olanlara biraz tolerans tanıyabilirler. En önemlisi sıvı tüketmek lazım, bol giysiler giyilmesi lazım. Bunlara dikkat edilmesi lazım” dedi.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir